Günlerden bir gün, şehrin birinde bir adam varmış. Geçirdiği elim bir kaza sonucu bu can kardeşimiz en önemli uzuvlarından birini, hayata tutunmasını sağlayan o müstesna şeylerden birini kaybetmiş. Üzülmüş nihayetinde, ne yapabilir ki? Nerden bilebilirdi ki insanların sarı ile yeşili ayırt edemeyebileceğini, nerden bilebilirdi birtakım insanların hayatında 10 saniyenin bile ne kadar önemli olduğunu? Nerden bilebilirdi; o iğrenç araba sarı ışıkta yavaşlasaydı kolunu kaybetmeyeceğini, nerden?
Kim ki bu adam? önemli değil kim olduğu, önemli olan hayat karşısındaki duruşu kanımca. "Abi iki kolu olmayanlarda var, neden acındırıyorsun ki şimdi adamı" deme sakın, senin iki kolun var çünkü. Sus biraz.
Bu adam sabah uyanıyor, geriniyor, tek eli kalkıyor havaya, sonra iki gözünü de tek eliyle oğuşturuyor. bizde ise tek gözümüze tek el düşüyor. Yataktan kalkmak için tek kolundan destek alıyor. Yüzünü yıkamaya gidiyor ve sadece o biliyor tek el ile yüz yıkamanın ne kadar zor olduğunu. Üstelik hiç de alışık olmadığı bir eli, sol eline mahkum yaşıyor. İşiyor sonra, bir eliyle pipisine destek çıkıyor ve diğer eliyle duvard.. ah. Diğer eliyle duvardan destek alamıyor, çok mu önemli? değil.
Çalışıyor, çalışma hayatında "yazma"nın yeri çok büyük. Bu yüzden hiç profesyonelleştiremediği sol elini geliştirmek zorunda kalıyor. Eğri büğrü yazısı gün geçtikçe düzeliyor, dolayısıyla işini kaybetmiyor kazadan sonra. Bu onun hayat karşısındaki en büyük başarısı belki de.. Şimdilik.
Sevgilisi var, uzun süredir birlikte olduğu. önceden hep sağından yürütürdü onu, şimdi ise mecburen solunda kalıyor.
Taharet musluğuyla başı belada, çok zorlanıyor.
Sürekli yanında bulundurduğu çantası ona zorluklar çıkarıyor. Otobüste ayakta gittiği zamanlarda çok zorlanıyor, düşüyor bazen. Yer veriyorlar, düştükten sonra.
1 yaşında bir yeğeni var, bazen onun yanına gidiyor. Ama onu havaya atıp tutamıyor, o gülücüklere nail olamıyor. Kucağına oturtup seviyor sadece. Çok istiyor yeğenini havaya atıp tutmayı, büyümeden yapmak istiyor bunu.
Araba kullanamıyor. Oysa "rallici olacağım ben baba, rallici" sözleri hala babasının kulaklarında çınlıyormuş, acıklı.
Ama işte yaşamayı seviyor bu lanet adam, bir kolum yok demiyor, bir kolum var diyor. Ama biz iki kolumuz var demiyoruz. Lan mınıskeyim, ben böyle bir adam değilim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder